Denizli’de Kültürel Mirasın İzleri: Türklerin Kullandığı Alfabeler Sergisi Açıldı
Denizli, Türklerin kullandığı alfabeler sergisine ev sahipliği yaparak kültürel bir buluşma noktası haline geldi. UNESCO tarafından ilan edilen Uluslararası Dünya Türk Dili Ailesi Günü kapsamında düzenlenen bu özel sergi, Türk milletinin dil yolculuğunu gözler önüne serdi. Kriptoblogu.com.tr olarak bu önemli kültürel etkinliği sizler için yakından takip ettik.
Köktürk’ten Günümüze: Dilimizin Zengin Tarihi Canlandı
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’nun değerli katkılarıyla hayata geçirilen Türklerin kullandığı alfabeler sergisi, büyük bir coşkuyla açıldı. Açılış kurdelesini, İnsan ve Toplum Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yasemin Beyazıt ve Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nergis Biray birlikte kesti. Bu anlamlı buluşma, dilimizin köklerine yapılan bir yolculuğun başlangıcı oldu.
Sergide, Türkler tarafından kullanılan ilk alfabe olan Köktürk alfabesinden başlayarak, tarihin farklı dönemlerinde ve farklı Türk devletleri ile toplulukları tarafından benimsenen Latin ve Kiril alfabelerine kadar uzanan geniş bir yelpaze sunuldu. Bu alfabeler, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu unutulmaz sözlerinin yer aldığı bir poster eşliğinde sergilendi: “Türk milleti demek, Türk dili demektir. Türk dili Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil şuurla işlensin.” Bu sözler, dilimizin önemini ve taşıdığı mirası bir kez daha hatırlattı.
Etkinlikler ve Yöresel Danslar: Dil Bayramı Coşkusu
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programın açılış konuşmasını Prof. Dr. Nergis Biray yaptı. Ardından, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü 3. sınıf öğrencisi Merve Aksakal, “Türklerin Kullandığı Alfabeler” konulu etkileyici bir sunum gerçekleştirdi. Sunum, dilimizin evrimini anlaşılır bir dille aktararak katılımcılardan tam not aldı.
Etkinliğin en renkli anları ise Türk dünyasının farklı coğrafyalarından gelen öğrencilerin yöresel dans gösterileriyle yaşandı. Özbekistan ve Karakalpakistan’dan Sholpan Bakhyt Kyzy Adilkhanova, Moğolistan’dan Danagul Khauyg, dillerin zenginliği gibi danslarıyla da kültürel çeşitliliği sergiledi. Kazakistan’dan gelen Erasmus öğrencileri ise Kazakistan’ın geleneksel oyunu Kara Jorga’yı canlandırdı. Serikbol Dolda’nın Kazakistan’ın milli çalgısı dombıra ile verdiği müzik dinletisi ise etkinliğe ayrı bir duygu kattı. Bu coşkulu etkinlik, dilimizin sadece yazı ile değil, aynı zamanda sanat ve kültürle de ne kadar güçlü bir bağ kurduğunu gösterdi.
Kriptoblogu.com.tr olarak, bu tür kültürel mirasımızı yaşatan etkinlikleri desteklemeye ve siz değerli okuyucularımıza en doğru ve kapsamlı bilgiyi sunmaya devam edeceğiz. Denizli’de gerçekleşen bu anlamlı sergi, dilimizin sadece bir iletişim aracı olmadığını, aynı zamanda kimliğimizin ve tarihimizin ayrılmaz bir parçası olduğunu bir kez daha kanıtladı.
